1 Aralık 2012 Cumartesi

karanlığın ve cehaletin bekasına seyirci kalma

Noel, Hıristiyanlar için Peygamberleri İsa’nın doğum günü olarak kutlanılan kutsal bir gündür ve 24 Aralığı 25 Aralığa bağlayan gecede kutlanır. Bütün Hıristiyanlar mabetlerine giderler dualar okurlar, ilahiler söylerler ve komünyon ayinine katılırlar.
Ancak yüzlerce yıldan bu yana devam etmekte olan bu kutlama rütieli M.S 4. Yüzyıldan sonra başlamıştır. Bu tarihten önce doğu kiliselerinde M.S 2. Yüzyıldan sonra 6 Ocak tarihinde “görünüş-ortaya çıkma” yortusunda doğum günü anılması da yapılırdı çünkü o tarihlerde İsa’nın doğum günü bilinmiyordu.
Peki İsa’nın doğum gününün hatırlanması neden 300 yıllık bir gecikmeyle gerçekleşti?
İmparator Konstantin (306-337) Hıristiyanlığı Roma imparatorluğunun resmi dini olarak tanımıştır. Roma imparatorluğunun o güne kadar etkisi altında kaldığı pagan tanrıları sayılarının inanılmaz rakamlara ulaşması
ve halkın inanç yönünden dağınık bir görünüm sergilemesi yönetilebilirlik kapasitesini olumsuz etkiliyordu. Baskıyla kontrol altında tutulmaya çalışılan Hıristiyanlar giderek çoğalmış ve kontrol altında tutulamayacak boyutlara ulaşmıştı. Konstantin akılcı bir yaklaşımla onları baskı altında tutmaktansa kendi kontrolünde olmalarını tercih etmiştir. Bu nedenle kendisi inanç olarak kabul etmese de Hıristiyanlığı Roma imparatorluğunun resmi dini haline getirmiştir. O dönemde Hıristiyanlık içinde bulunan çok başlılık nedeniyle öne çıkmış kiliselerin farklı uygulamalarda bulunmasını Konstantin kendi lehinde kullanmıştır. Öncelikle 325 tarihinde İznik’te topladığı konsil ile Hıristiyanlık içinde ortaya çıkmış yüzlerce yayını bir kitap altında toplamıştır. Böylelikle herkesin mutabık kalacağı bir dini biraz da devlet gücüyle oluşturulmuştur. İmparatorluk dini haline getirdiği Hıristiyanlığı, pagan inançlarının etkisi altında bulunan halkına meşru saymak için pagan inançlarıyla Hıristiyanlık arasında bir sentez oluşturarak var ettiği, kabul edilir.
25 Aralık tarihi pek çok pagan inancında kutsal gün sayılmaktadır.
Frigya tanrısı Attis’in 25 Aralık günü bakire bir anneden doğduğuna inanılıyordu. Hint kökenli pers tanrısı Mitra’nın da 25 Aralık günü bir mağarada doğduğuna inanılırdı. Dionysos’un doğum günü de 25 Aralık gününe denk gelmektedir.
Pagan inançlarının üzerinde bir şekilde Güneş kültünün etkisi bulunmaktadır. Güneşle ilişkilendirilen Tanrını adı ne olursa olsun, Dünyaya göre güneşin kış döngüsünü tamamladığı ve günlerin uzamaya başladığı 25 aralık günü doğum günü olarak kutlanmıştır.
Pagan inancına sahip halkların binlerce yıldan beri kutlaya geldikleri 25 Aralık tarihinin Hıristiyanlığa eklemlenerek yeni dinde de bu tarihin kutsal sayılması ve İsa’nın doğum günü olarak kutlanması onun kabulünü ve günlük hayat içerisine sokulmasını kolaylaştırmıştır.
Bu tespit pek çok inanç sahibini rahatsız edecek bilgileri içermektedir. İnanç elbette sahip olan için sorgulanamaz bir kutsiyet içerir. Ancak tarihin akışında ortaya çıkan verilerin bugünün akıl süzgeciyle sorgulanması aydınlanma için bize yeni pencereler açacaktır. Yoksa geçmişte kilise babalarının, “tüm bu olanlar, inananların inançlarını test eden şeytanın bir oyunudur” demesine razı olup, yöneticilerin insanların masum inançlarını bir araç olarak kullanmasına seyirci kalarak karanlığın ve cehaletin bekasına seyirci kalmaya devam edilir.
alıntı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder