bir adam geçmişte bir cinayet işler ve bunu saklar, ceza almaktan da kurtulur. İnsanlar onun katil olduğunu bilmez. Bir zaman sonra bu adam hiç karışmadığı ve tamamen suçsuz olduğu bir olay yüzünden hapse atılır. Halbuki adamın bu olay ile hiçbir ilgi ve irtibatı yoktur.
İşte kader, bu adamın geçmişte işlediği cinayetine ceza olarak bu olayda onu mahkum eder, bu adalet olur. Aynı olayda ona iftira atıp hapse girmesini temin edenler ise, ona zulmetmiş ve iftira etmiş olurlar. Yani kader onu eski ve gizli kusurundan dolayı mahkum ederken, insanlar ise haksız ve iftira ile onu içeri atıyorlar.
Öyle ise bu adamın hapse düşmesinde kader adil iken beşer ise zalimdir. Hayatımız başımıza gelen musibet ve sıkıntılara bu nazarla bakabiliriz.
İşte kader, bu adamın geçmişte işlediği cinayetine ceza olarak bu olayda onu mahkum eder, bu adalet olur. Aynı olayda ona iftira atıp hapse girmesini temin edenler ise, ona zulmetmiş ve iftira etmiş olurlar. Yani kader onu eski ve gizli kusurundan dolayı mahkum ederken, insanlar ise haksız ve iftira ile onu içeri atıyorlar.
Öyle ise bu adamın hapse düşmesinde kader adil iken beşer ise zalimdir. Hayatımız başımıza gelen musibet ve sıkıntılara bu nazarla bakabiliriz.
zalim insana o zulmu yaptıran, ALLAH değildir. Tam aksine, ALLAH, onların zulmunu rahmet ve adalete çevirmiş oluyor. zalim kendi iradesiyle diğer bir zalime zulmederken, ALLAH adalet etmektedir.
“Azîz ve celîl olan ALLAH şöyle buyurdu; 'Buğzettiklerimle buğzettiklerimden intikâm alırım. Sonra da döner, hepsini cehenneme döker, sürer, atarım.' ” (Mecmeu’z-Zevâid, 7/289)
“Zâlim, yeryüzünde ALLAHın adâletidir. ALLAH onunla (başkalarından) intikâm alır. Sonra (döner), ondan da intikâmını alır.” (bk. Keşfu’l-Hafâ, 2/64)
ALLAH, zalime tövbe etmesi için mühlet verse bile, asla ihmal etmez. Bir Müslüman, mazlum olsa bile asla zalim olmaz ve olmamalıdır.
ALLAH’ın Elçisi Hz. MUHAMMAD aleyhissalatü vesselam, ümmetiyle çok alâkadar olduğundan bu gibi haberlerle onların dikkatini çekiyor ve adetâ şunu demek istiyor: “Ümmet-i Muhammed cezalandırılmayı hak ettiğinde ALLAH, onları terbiye etmek için zalimleri onlara musallat eder."
Evet, zalim ALLAH’ın kılıcıdır. Önce onunla intikam alır; sonra da döner ondan intikam alır. Yani zalim de zulmünde payidar olmaz; ancak ALLAH, önce bu zalimleri Müslümanların üzerine musallat eder. Sonra da tutar onları sarsar ve yerin dibine batırır. İşte böyle kötü bir sonuçtan sakınmaları için, o şefkat ve rahmet Peygamberi (asm), ümmetini ikaz ediyor, ALLAH’ın gazabını celbedecek hareketlerden kaçınmalarını tavsiye ederek, başlarına gelecek bela ve musibetleri haber verdiği gibi, o olayın nedenlerini de açıklayarak bunlardan sakınmalarını istiyor.
Demek ki, ALLAH bazen bir zâlimi diğer bir zâlimin üzerine musallat ederek o zalimi cezalandırıyor. ALLAH, zulmün cezâsı olarak zâlimi zâlime musallat kılar, o da onları zillet ve felâkete götürür. Nefsine zulmeden günahkâr zâlim, halkına zulmeden zâlim yönetici ve ticaretinde insanlara zulmeden hilekâr tüccar gibi bütün zâlimler, bu âyetin tehdit kapsamına girmektedir. Halk ne zaman zâlim durumda olurlarsa ,ALLAH onlara başka bir zâlimi musallat eder. (bk. Razi, Mefatih, ilgili ayetin tefsiri)
Sonuç olarak bunlar, zâlimler için bir tehdittir. Eğer zulmünden vazgeçmezse ALLAH ona diğer bir zâlimi musallat eder
Kurtuluş ALLAHÜ TEALA Hazretlerine boyun eğip bütün hatalardan ötürü ondan bağışlanma dilemek ve O’nun emrettiği gibi bir hayat sürmekte gizlidir.
Evet, zalim ALLAH’ın kılıcıdır. Önce onunla intikam alır; sonra da döner ondan intikam alır. Yani zalim de zulmünde payidar olmaz; ancak ALLAH, önce bu zalimleri Müslümanların üzerine musallat eder. Sonra da tutar onları sarsar ve yerin dibine batırır. İşte böyle kötü bir sonuçtan sakınmaları için, o şefkat ve rahmet Peygamberi (asm), ümmetini ikaz ediyor, ALLAH’ın gazabını celbedecek hareketlerden kaçınmalarını tavsiye ederek, başlarına gelecek bela ve musibetleri haber verdiği gibi, o olayın nedenlerini de açıklayarak bunlardan sakınmalarını istiyor.
Demek ki, ALLAH bazen bir zâlimi diğer bir zâlimin üzerine musallat ederek o zalimi cezalandırıyor. ALLAH, zulmün cezâsı olarak zâlimi zâlime musallat kılar, o da onları zillet ve felâkete götürür. Nefsine zulmeden günahkâr zâlim, halkına zulmeden zâlim yönetici ve ticaretinde insanlara zulmeden hilekâr tüccar gibi bütün zâlimler, bu âyetin tehdit kapsamına girmektedir. Halk ne zaman zâlim durumda olurlarsa ,ALLAH onlara başka bir zâlimi musallat eder. (bk. Razi, Mefatih, ilgili ayetin tefsiri)
Sonuç olarak bunlar, zâlimler için bir tehdittir. Eğer zulmünden vazgeçmezse ALLAH ona diğer bir zâlimi musallat eder
Kurtuluş ALLAHÜ TEALA Hazretlerine boyun eğip bütün hatalardan ötürü ondan bağışlanma dilemek ve O’nun emrettiği gibi bir hayat sürmekte gizlidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder