Benim Büyük Bir Derdim Var DemeBenim çok Büyük Bir Rabbim Var de
" ve sabret, sonuna kadar dayan: çünkü ALLAH iyilik yapanların hak ettiği karşılığı hiçbir şekilde zayi etmez!" ( Hud,115 )
" ALLAH hiç kimseye kendi verdiğinden daha fazlasını yüklemez: ( ve mümkündür ki ) ALLAH sıkıntından sonra rahatlık verecektir." ( Talak,7 )
" Hiç bir musibet, daha önce buyruğumuzda (öngörülmüş) olmadıkça, ne yeryüzünün ne de sizin başınıza gelmez: şüphesiz bu ALLAH için kolay bir iştir. Bunu bilin ki; elinizden kaçan iyi ve güzel şeylere boş yere üzülmeyeseniz, ve elinize geçen iyi ve güzel şeylerle de boş yere şımarmayasanız: çünkü ALLAH, kendini beğenip küstahça davrananları sevmez." ( Hadid, 22-23)
" ALLAH'ın izni olmadıkça, insanın başına hiç bir musibet gelmez: o halde, kim ALLAH'a inanırsa kalbini bu hakikate açmış olur: ve ALLAH her şeyi bilendir." ( Teğabün,11 )
" ( Ama sen yine, ) onların söyledikleri her şeye sabırla katlan ve güçlü bir iradeye sakip bulunan kulumuz Davud'u hatırla! O her zaman bize yönelirdi." ( Sad, 17 )
" De ki: bizim başımıza asla ALLAH'ın bizim için yazdığından başka bir şey gelmez! O bizim yüceler yücesi Efendimizdir; o halde inananlar, yalnızca ALLAH'a güvensin!" ( Tevbe, 51 )
---
ben ona gereken lafı söyledim, bunu haketti!" ve çirkin bir sözün durumu ise, kökü toprağın üstüne çıkartılmış, bütünüyle kararsız, dayanıksız çürük bir ağacın durumuna benzer." ( İbrahim, 26 )
" ALLAH hiç kimseye kendi verdiğinden daha fazlasını yüklemez: ( ve mümkündür ki ) ALLAH sıkıntından sonra rahatlık verecektir." ( Talak,7 )
" Hiç bir musibet, daha önce buyruğumuzda (öngörülmüş) olmadıkça, ne yeryüzünün ne de sizin başınıza gelmez: şüphesiz bu ALLAH için kolay bir iştir. Bunu bilin ki; elinizden kaçan iyi ve güzel şeylere boş yere üzülmeyeseniz, ve elinize geçen iyi ve güzel şeylerle de boş yere şımarmayasanız: çünkü ALLAH, kendini beğenip küstahça davrananları sevmez." ( Hadid, 22-23)
" ALLAH'ın izni olmadıkça, insanın başına hiç bir musibet gelmez: o halde, kim ALLAH'a inanırsa kalbini bu hakikate açmış olur: ve ALLAH her şeyi bilendir." ( Teğabün,11 )
" ( Ama sen yine, ) onların söyledikleri her şeye sabırla katlan ve güçlü bir iradeye sakip bulunan kulumuz Davud'u hatırla! O her zaman bize yönelirdi." ( Sad, 17 )
" De ki: bizim başımıza asla ALLAH'ın bizim için yazdığından başka bir şey gelmez! O bizim yüceler yücesi Efendimizdir; o halde inananlar, yalnızca ALLAH'a güvensin!" ( Tevbe, 51 )
---
ben ona gereken lafı söyledim, bunu haketti!" ve çirkin bir sözün durumu ise, kökü toprağın üstüne çıkartılmış, bütünüyle kararsız, dayanıksız çürük bir ağacın durumuna benzer." ( İbrahim, 26 )
Mümin olsun, asi olsun, hiçbir insanın kalbini incitmemelidir. Çünkü, asi olan komşuyu da korumak lazımdır. Sakınınız, sakınınız, kalb kırmaktan pek sakınınız! Allahü teâlâyı en ziyade inciten küfürden sonra, kalb kırmak gibi büyük günah yoktur. Çünkü, Allahü teâlâya ulaşan şeylerin en yakın olanı kalbdir. İnsanların hepsi, Allahü teâlânın köleleridir. Herhangi bir kimsenin kölesi dövülür, incitilirse, onun efendisi elbette gücenir. Her şeyin biricik Maliki, sahibi olan efendinin şanını, büyüklüğünü düşünmelidir. Onun mahlukları, ancak izin verdiği, emir eylediği kadar kullanılabilir. İzni ile kullanmak, onları incitmek olmaz. Hatta, onun emrini yapmak olur.---her zaman ayak bağı olurlar bana, artık kendi başımın çaresine bakamayacak kadar aciz değilim ki ben...
" İmdi, insana emrettiğimiz ( fiillerin en güzellerinden biri) anne- babasına karşı iyi davranmasıdır." ( Ahkaf,15 )
Ana-babasını üzen ve sıla-i rahmi terk eden, Cennetin kokusunu duyamaz) [Taberânî]
Veledin hakkı yoktur ki, pederine karşı hak dava etsin. Pederini haksız görse de, ona isyan edemez. Demek pederine isyan eden ve onu rencide eden, insan bozması bir canavardır.
---herkes kendi kazandığına baksın. alın terimle kazandığım malımı neden başkası için tüketeyim?" şeytan sizi fakirlik ihtimali ile korkutur ve cimriliği telkin eder. Oysa ALLAH, size bağışlamasını ve lütfunu vaad eder: ALLAH kudret ve egemenliğinde sınırsızdır, her şeyi bilendir." ( Bakara,268 )
---hangi lakabı taksak acaba, hangisi daha iyi yakışır?
" hiçbiriniz, başka birini karalamasın, birbirinizi (yaralayıcı, incitici) lakaplar ile aşağılamayın: onlar kendilerinizden daha hayırlı olabilirler." ( Hucurat,11 )
---haberin var mı, falancının falanı neler neler yapmış?" yemin edip duran o alçağa uyma, ( yahut ) iğrenç dedikodular yapan iftiracıya..." ( Kalem, 10 - 11 )
---ben ona ne iyilikler yaptım, benim sayemde gün yüzü gördü, şimdi yaptığına bak!" ALLAH yolunda mallarını harcayan ve sonra iyiliklerini başa kakıp ( muhatç kişinin duygularını ) inciterek ( bu ) harcamaların değerini düşürmeyenler mükafatlarını RABBleri katında bulacaklar: onlar için artık ne korku vardır, ne de üzüntü." ( Bakara, 262 )
---beni, bunu yapmaya zorlayan sendin; günahı senin boynuna!" Ve ( O şunu da bilir ki, ) hakkı inkar edenler, ( her zaman olduğu gibi, ) inananlara: ' ( Gelin ) bizim ( hayat ) tarzımıza uyun, günahlarınız bizim boynumuza! ' derler. Halbuki onlar, ( bu şekilde yanılttıkları kimselerin ) hiçbir günahını yüklenmezler: Dikkat edin, onlar yalancıdırlar!" ( Ankebut,12 )
---yaptığına karşılık onu affetmem mümkün değil, neden sineye çeken hep ben oluyorum?" sizin, açıktan ya da gizli iyilik yapıp yapmadığınızı, yahut ( size yapılmış olan ) bir kötülükten dolayı affediciliğinizi gösterip göstermediğinizi ( bilir ) : unutmayın ki ALLAH, günahları bağışlayandır, kudret ve egemenliğinde sınırsızdır." ( Nisa, 149 )
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder