“Hz. MUHAMMED (s.a.v), güneş gibidir; Zât’ını, Zât’iyle ışıklandırarak gösterir.”
Güneşin güzelliğini göstermek için hiç başka ışığa ihtiyaç duyulur mu? Güneşin ışığı, kendisini göstermeye yeter.
CENAB-I HAKK’ın rahmeti nasıl bütün alemi kuşatmışsa, muhabbeti ve sevgisi de bütün kâinatı ihata etmiştir.
İlahi muhabbete mazhar olan sayısız varlıklar içindeki en yüksek makam ise
Hz. MUHAMMEDe (a.s.m.) mahsustur ki, bu yüzden ona “HABİBULLAH” lakabı verilmiştir.
Kâinatın Kemalatını Keşfeden Canlı Bir Güneştir
Kâinatın Kemalatını Keşfeden Canlı Bir Güneştir
Güneş ile aydınlık birbirinin ayrılmaz iki kavramdır. Güneş olup da karanlığın olması veya karanlığın olduğu bir yerde güneşin bulunması imkansızdır.
Böyle bir ihtimali düşünmek akıl ve mantık esaslarıyla taban tabana zıttır.
Karanlık, güneşin ışıklarını göndermeye başladığı andan itibaren zayıflamaya, yerini aydınlığa bırakmaya başlar.
Karanlık, güneşin ışıklarını göndermeye başladığı andan itibaren zayıflamaya, yerini aydınlığa bırakmaya başlar.
Güneşin bütün aydınlığıyla, parlaklığıyla, görkemiyle kendini gösterdiği bir ortamda ise karanlık söz konusu olamaz.
Sadece gözlerini sıkıca kapayıp, etrafın karardığını veya gece olduğunu söyleyebilecek kadar ahmakça bir tavır sergileyenler müstesna.
Tıpkı bu örnekte olduğu gibi, Hz. MUHAMMED (a.s.m.) varlıklar âlemine doğan, ışığıyla bütün kâinatın karanlıklarını aydınlatan, kâinattaki her bir varlığın yaratılış hikmetlerini, özelliklerini ve vazifelerini şuur sahibi varlıkların görmesini sağlayan bir güneştir. O güneş sayesindedir ki, bütün varlıklar bir değer taşıyabilmiştir. O güneş sayesindedir ki, gezegen ve yıldızlar misali, bütün varlıklar onun etrafında halkalar halinde sıralanmışlardır.
Onun hürmetine bütün âlemler yokluk karanlıklarından varlık aydınlığına ve nuruna kavuşmuştur. Onun hürmetine, bütün varlıklar sayısız İlahî isimlere birer ayna olma şerefine nail olmuştur. Onun nuruyla başta insanlar olmak üzere bütün şuur sahibi varlıklar,
kâinat üzerindeki İlahî isimlerin tecellilerini görebilir,
Kur’an-ı Kebîr üzerindeki âyetleri okuyabilir,
kulluğun gereklerini yerine getirebilirler.
Onun hürmetine bütün kâinat ve varlıklar ebedî âlemlere namzet olma imkânına kavuşmuştur.
salavat kampanyası:http://www. resulullah.org/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder