8. Ey iman edenler! ALLAH'a içtenlikle tövbe edin. Belki RABBiniz sizin kötülüklerinizi örter ve peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde ALLAH sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Onların nurları önlerinden ve sağlarından aydınlatır, gider. "Ey RABBimiz! nûrumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla; çünkü senin her şeye hakkıyla gücün yeter" derler.Tahrim Suresi
Müslüman olan Amerikalı eski rahip Yusuf Estes ABD'de özellikle Katolik rahip ve vaizlerin İslâmiyet'e büyük ilgi duyduğunu ve hatta birçok rahibin İslâm üzerine doktora yaptığını söyledi. İslâm Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği’nin (İDSB) davetlisi olarak Uluslararası Kutlu Doğum Sempozyumu için Türkiye'de bulunan Amerikalı Yusuf Estes dünyanın birçok yerinde insanların büyük bir hızla İslâm’a girdiğini kaydetti. Yusuf Estes İslâm'ı niye seçtiğini nasıl Müslüman olduğunu anlattı.
Ruhumu Hz. İsa'ya adadığım günden itibaren bir insanı Hıristiyan yapmak benim için olağanüstü bir mutluluk olacaktı. Sürekli bir Müslümanı Hıristiyan yapmayı arzulardım. Ta ki bir gün babamın Mısırlı bir arkadaşıyla tanışıncaya kadar. Onu çok sevmiştim ve onda iyi bir Hıristiyan olma potansiyeli sezmiştim ve bu işin olacağına kesin gözüyle bakmaya başlamıştım. Çünkü onun İsa adına kurtarılmaya ihtiyacı olduğuna inanıyordum. Halbuki başıma gelecekler hususunda ufacık bir bilgim dahi yoktu.
Çok ilginç ama Hıristiyan yapmaya çalıştığım kişi başta rahip olan arkadaşım ve bütün ailemin Müslüman olmasına sebep oldu. Hiç unutamıyorum o günü Müslüman arkadaşımın yanında beyaz bir kaftan ve beyaz bir başlık giymiş bir adam duruyordu. Bu bizim rahipti. Ona döndüm ve: "Pete Müslüman mı oldun sen?" diye bağırdım. O da bana yumuşak bir sesle o gün İslâm'a girdiğini söyledi. Bir rahip Müslüman olmuştu! İnanılacak gibi değildi. O gün çok üzülmüş ve bunun üzerine evin üst katına çıktım. Eşime aşağıda olanları anlattım. Eşim bana aslında kendisinin de İslâmiyet'e girmek istediğini söyledi çünkü bunun gerçek din olduğunu inanıyormuş. Karımdan sonra adeta yıkıldım. Ama o gece sabaha kadar düşündüm ve ben de Müslüman olmaya karar verdim. Benden birkaç ay sonra ise babam çocuklarım ve üvey annem de Müslüman oldu. Çocuklarımı gönderdiğim Hıristiyan okulundan kayıtlarını sildirdim ve onları İslâmî bir okula kaydettim. Şimdi onlar Kur'ân'ın büyük bir kısmını hıfzetmiş durumdalar. Ve İslâm'ın bütün kurallarını biliyorlar.
Öncelikli amacımız ise gerçek İslâm ve gerçek Müslümanların mesajını dünyaya ulaştırmaktır. İslâmiyet öyle hızlı yayılıyor.
Müslüman olduğum yıl Dallas'ta Joe adında Tennesseeli Baptist bir kilise öğrencisi ile tanıştım. Joe Baptist Kilisesi öğrencisi iken Kur'an okuduktan sonra İslâm'ı kabul etmiş. Geçtiğimiz sene eski bir Katolik rahip ile tanıştım. Kendisi Afrika'da 8 yıl boyunca gönüllü misyonerlik yapmış. Afrika'da iken İslâm hakkında çok şeyler öğrenmiş ve Müslüman olmuş. Daha sonra ismini Ömer olarak değiştirip Dallas'a taşınmış. Yine iki yıl önceydi San Antonio'dayken Rusya Ortodoks Kilisesi'nde çalışan eski bir Ortodoks Baş Rahip ile tanıştım İslâmiyet ile tanışmış ve kilisedeki önemli görevini Müslüman olmak için terk etmiş. Bundan başkaları da var tabii ki. İslâm hakkında çok güzel şeyler düşünen Katolik bir rahip vardı. Ben de ona; "Öyleyse neden İslâm’a girmiyorsun?" diye sormuştum. O da "Olmaz işimi kaybederim" dedi. O rahibin adı Peder John'du ve rahipliği bir ekmek kapısı olarak görüyordu. Biz hâlâ hidayete ermesi için ALLAH'a dua ediyoruz.
“Amacımız İslâm’ın mesajını dünyaya duyurmak”
“Amacımız İslâm’ın mesajını dünyaya duyurmak”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder