15 Temmuz 2012 Pazar

SANKİ Bİ DOĞRU OLAN SENDİN HII

Birbirinizin kusurunu araştırmayın.(Hucurat; 12)
ALLAH-U ZÜLCELAL bir kuluna hayır dilerse, onu kendi hata ve kusurları ile meşgul eder. ALLAH-U ZÜLCELAL, bir kuluna da şer dilerse, daima kendi hataları ile meşgul olmayı bırakıp, başkalarının hatalarıyla meşgul olmasını nasip eder.
Bir müslüman kardeşinin ayıplarını araştıran bir kimsenin ayıplarını da ALLAH araştırır. HAK TEALA da bir kimsenin kusurlarını tetebbu ederse (araştırırsa) onu rezil rüsvay eder.
İnsanın fıtratını değiştirmesi ve söküp atması mümkün değildir.
Bu sebeple mümkün olan yüzünü değiştirmek yoluna gidilmelidir. Nefret ve kin, insanın fıtratında olan ve sökülüp atılması mümkün olmayan iki hissiyattır.
Madem bunları söküp atmak mümkün değil, öyle ise onların yüzünü ve mecrasını değiştirmek gerekir. Zira bu gibi hissiyatların mecrasını ve yüzünü değiştirmek mümkün ve irade dahilindedir.

Mesela; insan kin ve nefret duygusunu başta nefsi olmak üzere kafir ve zalimlere yönlendirerek, bu duygunun ateşini söndürüp teskin edebilir. Şayet mümin ve masum bir insana kin ve nefret duyacak olsa, hemen onun masum ve muhabbete layık yönlerini hatırlamak gerekir
Bir gemide dokuz cani, bir masum bulunsa, o gemi batırılamaz.
Nasıl ki, sen bir gemide veya bir hanede bulunsan, seninle beraber dokuz mâsum ile bir câni var. O gemiyi gark ve o haneyi ihrak etmeye çalışan bir adamın ne derece zulmettiğini bilirsin. Ve zalimliğini, semâvâta işittirecek derecede bağıracaksın. Hattâ birtek mâsum, dokuz câni olsa, yine o gemi hiçbir kanun-u adaletle batırılmaz.

Aynen öyle de bir insanda dokuz kötü huya karşılık bir iyi huy bulunsa, o kişiye kötü diyemeyiz. Onun iyi huyunu nazara alınmalı

Şayet insan içindeki kin ve nefreti teskin edip yüzünü çeviremiyorsa, bu kin ve nefreti eylem ve amele dökmediği müddetçe mesul sayılmaz
Amel ,edilmezse, kusurunu da anlasa, zarar vermez. Madem ihtiyar senin elinde değil, vazgeçemiyorsun. Senin, mânevî bir nedamet, gizli bir tevbe ve zımnî bir istiğfar hükmünde olan kusurunu bilmen ve o haslette haksız olduğunu anlaman, onun şerrinden seni kurtarır.
Mü'minlere İyi Davranarak Onların Sıkıntısını Gidermenin Mükâfatları Şöyledir:
1- ALLAH-Ü TEALA, mü'min kardeşinin bir üzüntüsünün kalkmasına sebep olan kimsenin, kıyamet gününde ahiret üzüntüsünü kaldırır.
2- ALLAH-Ü TEALA dünya hayatında onun rızkını bollaştırır.
3- O dehşetli kıyamet gününde ALLAH-Ü TEALA’nın azabından emin olur.
4- Mü’min kardeşine yardım edene bütün hayır kapıları açılır ve iyilik yaptığı kişileri rencide etmediği sürece, ALLAH'ın nimetleri o kimsenin yanında sabit kalır.
5- Mü’min kerdeşine yardım eden kişi, yardım ettiği zamanı, ALLAH'a ibadet ve taatte geçirmiş sayılır. Ve bu davranışı, Hz. PEYGAMBER (sallallahu aleyhi ve sellem)’in mescidinde bir ay itikâf etmekten daha sevimlidir.
6- Binlerce melek ona dua ve rahmet talep ederler.
7- Mü’min kardeşine yardım edenin yardımı, onun ateşten muhafaza olmasına sebep olur.
8- Her bir adımda yetmiş şehit sevabı yazılır, yetmiş günahı affolunur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder