Şirin bir orman köyünde David ve Daniel adında iki kardeş yaşarmış.
David iyi huyluymuş.Daniel ise başına buyrukmuş .
Büyüzden pek anlaşamazlarmış.Bunlar Büyüklerinden ormanın arkasında güzel bir bahçe oldugunu duymuşlar.İki kardeş bir gün bu bahçeye gitmeyi karar vermişler.Gökyüzüne uzanan ağaçların gölgelediği patikada giderlerken yolun ikiye ayrıldığını farketmişler.
Orada konaklamakta olan bilge bir adama sormuşlar_:hangi yoldan gitmemiz gerekiyo.
Bilge adam ciddi bakışlarla onları süzmüş.
Sonra şöyle cevap vermiş:_birinci yolu seçenlerin bazı kurallara uyması gerekir
ancak bu sayede güvenli yol alırlar.
İkinci yolda ise serbestlik ve başıboşluk vardır.
fakat buna karşı tehlike ve korku kaçınılmazdır.
Şimdi dilediğiniz yolu siz seçin.
bu gizemli açıklamadan sonra David birinci yoldan gitmeyi önermiş kurallara uymayı kabul etmiş. Daniel ise kuralları uymayı reddetmiş.Aralarında anlaşamıyınca iki kardeşin yolları ayrılmış.Daniel ikinci yola yönelmiş,dereler tepeler aşmış.Ormanın ortasında yemyeşil bir düzlüğe ulaşmış.Etraf cok sessizmiş.İçini bir korku salmış.
Tam bu sırada arkasında müthiş bir gürültü kopmuş, hemen dönüp bakmış.
Birde ne görsün çalıların arkasından fırlayan iri bir aslan kükreyerek onda doğru geliyormuş.Daniel nereye gittigini bilmeden hızla kaçmış.Karşısına bir kuyu çıkmış.Canını kurtarmak endişesiyle kuyunun içine atmış.Yarısına kadar düştüğünde bir ağaca takılmış.Ağacın dallarına sıkıca tutunmuş.Ancak cok gecmeden biri beyaz biri siyah iki fare ağacın kökünü kemirmeye başlamış.Yukarıda aslan,
kuyunun dibinde ise korkunç bir ejderha agzını açmış ,onun düşmesini bekliyormuş.
Üstelik kuyunun duvarlarındada akrepler dolaşıyormuş.Tutundugu ağacın dallarına bakmış ;bu bir incir ağacıymış.Fakat her nasılsa dallarında cevizden nara kadar bütün meyveler varmış.
Aklı karışık ,kalbi korku dolu olduğu halde gözlerini kapatmış.
Herşeyi unutup güzel bir bahçede oldugunu hayal etmeye çalışmış.
Ardından dallardaki tüm meyveleri yemeye başlamış.Halbuki o meyvelerin birkısmı zehirliymiş.
Birsüre sonra öyle müthiş sancılar hissetmişki ;
içinde bulundugu durumdan derhal kurtulmak istemiş ama bu mümkün olmamış.
öte yandan David birinci yoldan ormanın içlerine doğru ilerliyor fakat kardeşi gibi endişe duymuyormuş.
İyi huylu olduğu için etrafındaki güzelliklerin farkına varıyor, mutlu oluyormuş.
Derken ormanın içinde ilginç bir bahçeye rastlamış.Güzel ve bakımlı meyve ağaclarının arasında kötü kokulu bir bataklık varmış.Kendi kendine"herşeyin iyisine bak David"demiş.Bataklıga arkasını dönmüş ve güzellikleri izlemiş.İyice dinlendikten sonra yoluna devam etmiş.Az ilerde geniş bir düzlük görmüş.Oraya ulaştığında bir aslan tarafından izlendiğini farketmiş.
David:-bu ormanda garip şeyler oluyor,sanırım braların bir sahibi var.
Bu aslanda onun bir hizmetkarı olmalı.
diye düşünmüş.
Yinede kendini korumak için kaçmış.Kardeşi gibi oda bir kuyuya rastlamış,içine atlamış.Kuyunun ortasında bir ağaca tutunmuş.Kurtulduğunu düşünürken ağacın kökünü kemiren fareleri görmüş.Yukarıda aslan ,aşagıda müthiş bir ejderha onu bekliyormuş.Ürpermiş.Ancak biryandanda düşünüyormuş(tefekkür:)
David:-bu gizemli işlerin bir rastlantı oldugunu sanmıyorum demiş kendi kendine.Bunları hazırlayan biri oldugundan eminim.Belkide beni izliyordur.Burda yanlız oldugumu hiç sanmıyorum.Bu sırada tutundugu ağacın türlü meyveler veren bir incir ağacı oldugunu farketmiş.Birtek ağacta her meyveyi serğileye bilen bu gizli güçü merak etmeye başlamış.Onu tanımak istemiş.Güçü yettigince bagırmış.
David :-Ey buraların gizemli sahibi seni tanımak istiyorum .
Seni arıyorum.Sırlar çözülsün .Gerçekler görünsün .
Derdemez kuyunun duvarları yarılmış.Ejderhanın acık agzı açık bir kapıya dönüşmüş.Ardında yemyeşil çimenler ,renkgarenk çiçekler,kelebeklerle süslü güzel bir bahçe görünmüş.Aslan kanatlı beyaz bir at olup bahçeye süzülmüş.David ın sevinçine şaşkınlıgına diyecek yokmuş.Ata binip ailesine ulaşmak istemiş.Tam o sırada karşısında birisi belirmiş.Dikkatle bakınca onun yol ayrımında karşılaştıgı bilge adam oldugunun farketmiş.
David:- herşeyi enbaşından biliyordun dimi.diye sormuş ona.
Bilge adam :-evet demiş gülümseyerek.
David :-durma anlat öyleyse
Bilge adam:-seçmiş oldugun birinci yol Kur an ve iman yolunu temsil eder.Uyulması gereken bazı kurallar olmakla birlikte gercekte en güvenli yoldur.Kardeşinin seçtiği ikinci yol ise kanuna uymak istemeyenlerin seçtigi isyan yoludur.
Görünüşte serbestlik olmasına ragmen gerçekte sıkıntı ve yanlızlık vardır.
David:- Ya o tuhaf bahçenin anlamı neydi.
Bakımlı ,güzel ağaçların ve çiçeklerin arasında o kötü kokulu bataklıgın ne işi vardı.
Bilge adam:-karşılaştıgın bataklık ve bahçe toplumu temsil eder.Yaşadıgımız cevrede hem iyilik hem kötülük bulunur.Senin yaptıgın gibi daima iyi ve güzel olanları seçmek gerekir.
Ancak böyle mutlu olabiliriz.
David :-peki ya düzlükte peşime düşen aslan ve gizemli kuyunun sırrı nedir?
Bilge adam:-Ulaştıgın düzlük senin dünyan .60metrelik kuyu 60 senelik ömür.
Peşindeki aslan ölüm.
Ejderha agzı ise mezardır.
iman la ölüm inananları sevdiklerine kavuşturan bir araç,
mezar cennete acılan bir kapı olur.
David:- ya kuyunun duvarlarındaki akrepler
Bilge adam :-onlar dünyanın sıkıntılarıdır.Dünyaya gerektiginden fazla baglanmayı önlemek amacıyla uyarı için yaratılmışlardır
David:-peki tutundugum agacın kökünü kemiren siyah ve beyaz fareler nedir?
Bilge adam:-Onlarda geceyle gündüzü yani gecip giden zamanı temsil eder.
Zaman ilerledikçe ömrün sonu yaklaşır.
David:-İncir agacındaki çeşitli meyveler ?
Bilge adam:-agaçta sergilenen sayısız meyveler dünya nimetlerine işaret eder.RABBİmiz cennet nimetlerini tanıtmak amacıyla benzer lerinin bu dünyada sergilemiştir.Tatmaya ve yararlanmay izin vardır.Ama aç gözlülüge izin yoktur.Çünkü kural ve yasak tanımadan haram helal demeden yemeye kalkanlar kendilerine zarar verirler.
Kardeşin bu nedenle şu an acı çekiyor.
Halbuki sen aklını kullandıp doğru kararlar verdin.
Böylece hem rahat ettin hem de bu güzel bahçeyi yani cenneti kazandın.Orada sonsuza kadar sevdiklerinle mutlu yaşayacaksın.
Umarım kardeşinde gercegi anlarda sıkıntıları sevinçe dönüşür.
David :-bende umarım .demiş
Bu dünya hayatının anlamını kavradıgı için cok mutluymuş.Enbüyük arzusu kardeşinin ve diger insanlarında gerçekleri görmesiymiş.