Her şey aslına ve özüne bırakılırsa, fıtri olarak, yani yaratılış itibari ile mükemmeldir. İnsanının dışındaki bütün mahlukat, fıtrat şeriatının emri altında mükemmel ve kusursuz işliyorlar.
Mesela; arı bal verirken hem fıtri şükrünü, hem de yaratılış kurgusunu mükemmelen tatbik ediyor.
Mesela; arı bal verirken hem fıtri şükrünü, hem de yaratılış kurgusunu mükemmelen tatbik ediyor.
Bu tanzim ve kurguyu bozacak irade ve niyet kuvveti, insanın dışındaki mahlukatta bulunmuyor. Bu sebeple onların vazife ve şükürleri tam ve kusursuz oluyor.
Lakin insanda irade ve niyet kuvveti olmasından dolayı, bu kurgu ve tanzime müdahale edip şeklini ve rengini değiştirip bozabiliyor. Yani insan irade ve niyet kuvvetini iman ve ibadet yolunda değil de küfür ve dalalet yolunda kullanırsa, fıtratında kurgulanmış olan şükür programını bozup şirke çevirebiliyor. Halbuki insanın mahiyetine konulan bütün aza ve duygular, şükür için verilmiş ve onun için kodlanmıştır.
Lakin insanda irade ve niyet kuvveti olmasından dolayı, bu kurgu ve tanzime müdahale edip şeklini ve rengini değiştirip bozabiliyor. Yani insan irade ve niyet kuvvetini iman ve ibadet yolunda değil de küfür ve dalalet yolunda kullanırsa, fıtratında kurgulanmış olan şükür programını bozup şirke çevirebiliyor. Halbuki insanın mahiyetine konulan bütün aza ve duygular, şükür için verilmiş ve onun için kodlanmıştır.
İnsan bu kodlama ve kurguyu irade ve niyeti ile şirke dönüştürüyor.
Mesela; dil tatma vazifesinde aslı itibari şükür içindedir. Lakin insan bu şükrü ancak iman ve ibadet gözlüğü ile görebilir. Yoksa küfür ve dalalet gözlüğü ile bakarsa, o dil adi bir kapıcı derecesine düşer. Yani iman nazarında dil, lezzetler aleminin yüksek bir müfettişi iken,
Mesela; dil tatma vazifesinde aslı itibari şükür içindedir. Lakin insan bu şükrü ancak iman ve ibadet gözlüğü ile görebilir. Yoksa küfür ve dalalet gözlüğü ile bakarsa, o dil adi bir kapıcı derecesine düşer. Yani iman nazarında dil, lezzetler aleminin yüksek bir müfettişi iken,
küfür ve dalaletin nazarında adi bir ahır bekçisi konumundadır. Diğer duyguları da buna kıyas edebiliriz.
tavla(Hayvan bağlanan ahır)
Dil'in, midenin bir tavlacısı olması demek, midenin ve dolayısıyla midenin beslemeye çalıştığı vücudun gıdalanmasına, takat bulup kıvam kazanmasına yardımcı olan bir kapıcı demektir. Vücut sarayının tahtında oturan mide efendinin sofrasını hazırlayan bir kapıcı anlamındadır.
Dil'in, midenin bir tavlacısı olması demek, midenin ve dolayısıyla midenin beslemeye çalıştığı vücudun gıdalanmasına, takat bulup kıvam kazanmasına yardımcı olan bir kapıcı demektir. Vücut sarayının tahtında oturan mide efendinin sofrasını hazırlayan bir kapıcı anlamındadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder