25 Eylül 2013 Çarşamba

3 yolun var

"Kabir var; hiç kimse inkâr edemez. Herkes, ister istemez oraya girecek. Ve oraya girmek için de üç tarzda, üç yoldan başka yol yok."
(Kabirden kast edilen şey; insan cesedinin gömüldüğü iki metrelik çukur değil, ebedi hayatın ilk başlangıcı olan berzah alemidir. Yani; kabir alemi ya cennet bahçelerinden bir bahçe ya da cehennem çukurlarından bir çukur, anlamındadır.

"Herkes ister istemez buraya girecek." tabirinde ise; insanlığın ruhlar aleminden, anne karnına, oradan dünyaya, oradan kabre, oradan haşre, oradan mahşere, oradan sırata ve en nihayetinde cennet ve cehenneme gideceği zorunlu yolculuğa işaret ediliyor. Bu yolculuktan kimse kurtulamaz, her insan bu süreci yaşamak zorundadır.)
Birinci yol
müttaki, salih ve direkt cennete giden Müslümanların yoludur.
İkinci yolda gidenler,
 iman edip imanın gereği gibi yaşamayan gafil ve günahkarların yoludur. Bunlar her ne kadar günahkar olup kabir ve cehennemde azap görecek de olsalar, kafirler gibi ebedi cehennemde kalmayacaklar.
 
Üçüncü yol
kaffe ehl-i inkarın yoludur. Bunlar Yahudi, Nasara, Mecusi, Sabii, Müşrik ve diğer bütün kafir guruplardır. İslam ve imanı kalp ile tasdik etmeyen herkes bu üçüncü yolun yolcusudur.
 
“Öyle gördüğü ve itikad ettiği; ve inandığı gibi hareket etmediği için, öyle muamele görecek.”
 
"Ben kulumun zânnı üzereyim" hadis

Kâfir, ebediyyen yok olacağına inanıyor, o inancın gereği olarak daha dünyada iken ebedi yokluğun ızdırâbını yaşıyor. Hakikatte olmayan bir cezânın, acı ve ızdırâbını daha dünyada iken, ruhunda ve vicdanında yaşıyor, yaşıyacak demektir.
Şöyle bir misal verelim; On sene sonra bir trafik kazası geçirip, arabanın altında ezileceğini düşünen ve buna tam inanan bir insan farzedelim. Bu kişi daha on sene gelmeden her gün o kazayı kendi dünyasında defalarca yaşayacaktır. Halbuki, böyle bir kaza ise gerçekte yoktu. Sadece kendi zihninin ürünüydü.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder