26 Aralık 2013 Perşembe

serseri

"Gaye-i hayal olmazsa veyahut nisyan veya tenâsi edilse, ezhan enelere dönüp etrafında gezerler."
İnsanın hayatında bir intizam ve hedef olmaz ise, -ki intizam ve hedef burada kulluk ve ibadet anlamındadır- insanın zihni ve düşüncesi, nefis ve hevanın peşinde koşar ve bütün aza ve cihazlarını da bu yolda sarf eder. İnsan adeta kendi benliğinin bir kölesi, bir aracı haline dönüşür. Her şeyi kendi benliğine hizmet eden bir vasıta olarak düşünür. Bu da insanı egoist ve hedonist (Hayatın gayesini hazcılık olarak görenler) yapar, yani insanı bencil ve zevkperest yapar.
İnsanın yapmış olduğu bütün zulüm ve ahlaksızlıklarının temelinde, insanın kendisini unutması ve gayesiz kalması vardır. Unutmak burada gaflet ve hedefsizlik anlamındadır. Yani insanın asıl gayesi ve hedefi ibadet ve kulluk iken, insan bunu inkar ve gaflet ile unutup başka şeylere yöneldiği için, zalim ve cahil unvanına liyakat kesp etmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder